Hüzünlere karşılık gelen tüm harflerin toplamını, yalnızlığımla bölünce elimde çaresiz sadece kendi adımı buluyorum. Yalnızlığın orta yerinde aniden başlayan yağmur içimdeki ağırlığı alıyor.
Avazı çıktığınca bağıran bulutların sesini sadece toprak duyar gibi ayağımın altında sallanıyor. Büyük bir deprem kopuyor. Ellerim ayaklarım kopuyorlar. Bunu sadece ben görüyorum.
Yalnızlığım kopsun diye içimi açıyorum. İçim kan ve revan, duyan geliyor hiç beklemeden üzüp gidiyor.
Üzüntülerime karşılık gelen harfleri elimin tersiyle silmek istiyorum.
Tekrar bölüşelim mi?
Belki yağmur yağar.