Ruhsuzlar Komandosu

Dünden arta kalanları bir çantaya doldurdum. Ondan önce kalanları da denize savurdum. Çünkü seni sevmek bunları gerektirmekteydi. Ne kadar kırıp döküp parçalarımı onarmadan bıraksan da onları yok sayıp bazen bir çantaya, bazen denize bazen de halının altına süpürmekti işim. Çünkü sevmek yaralanmaktı, yaralı kalmak ve sargısız müdahalesiz devam edebilmekti.

Zayıf noktamdı seni sevmek. O umursamaz çetin rüzgarların içinden adaya varmak, bulamamak ve ağlayıp geri dönmekti. Kati surette küfretmemek, isyan edememekti seni sevmek.

Bunu bir hırs savaşına çevirmeden, elde olanlarla yetinip. Gözleri aşktan yorgun düşmüş çiftlere hasetinden bakamamaktı. Seni ve beni yerlerine koyup hayal kurmaktı. Sana hediyeler alıp, evinin kadını çocuklarının anasıymışçasına seni kollamaktı seni sevmek. Her vuruşuna bi bahane uydurup görmezden gelmekti.

Adına methiyeler düzüp kendi adımı unutmaktı belki de. Yıllar içinde benliğimi yitirip senliğe adım atmaktı. Onlarca kez aynı duvara bilerek çarpmak aynı yerden kağıt kesiği gibi acımaktı bazen de.

Ama hep aynı duvar
duvar sen
seven ben
duvar sen
düşen ben
duvar sen
yenilen ben.

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.