Son kez üşüyelim mi?

Şiirlerin son demini aldığı dakikalara girmiştik. Öyle bir bitmek gelmişti ki gitmek anlamsızlaşmıştı. Sarılmamız gereken konular varken, saklanmak kolayımıza gelmekteydi. Bir parça beyaz mendil ne de işe yarardı aslında.

Birden karanlıkta kendimi yosun tutmuş bir kaldırımda buldum. Önümden geçen sokak köpeğinden daha mutsuz olduğum gerçeğini göz göze geldiğimizde anladım. Umutlu kanımın son zerresi logar kapaklarından bu köhne şehrin dibini boyluyordu. Dizlerime kadar umutsuzluğa batmıştım. Çaresizlik kelimesi yetersizdi artık. Aklımdaki kelimeler yetim hatta öksüzdü.

Ruhumdan bi parça koparıp ateşe verdim. Keyfekeder bir sigara gibi içmeye başladım. Kişi önce kendine yaramalı diye düşünürken önce kendimi yaraladığımı anımsadım. Derin bir nefes daha çektim. Gecenin içine kendimden üfledim.

Üstüme yamadığım yalanları tek tek sökmeye başladım. Asılsızlıklar içinde çırılçıplak kalıyordum. Uzun uzadıya görmemiz gereken rüyalar varken, hayatın son basamağında bir kabusu tek başıma yaşıyordum.

Son kez üşüyelim mi?
Belki bir ateş oluruz.

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.