Lütfen gökten biraz mutluluk yağabilir mi?

love in the rainSonbahar pek çabuk geçti. Kış tüm çıplaklığıyla ruhumu ele geçiriyor ve her geçen gün kendimi bir öncekinden daha kötü hissediyorum.

Ortalamanın üstünde bir hayatım, bir evim, bir işim ve kazancım var. Hatta etrafımda birçok arkadaşım…

Yani işin aslı bir şekilde günleri öyle ya da böyle geçirebiliyorum. Fakat ne zaman kafamı yastığa koysam kat’i surette yalnız ve mutsuzum.

Hiçbir şey bana yetmiyor. Kendime yetmiyorum. Ne istediğimin bile tam olarak farkında değilken, bir kitap satırı ya da bir film karesi olmak istiyorum.

Keşke sonbahar daha uzun geçseydi…
Mümkün olsa sokağa adımımı atmayabilirim.

Bir şişe şarapla ziyaretime gelebilirsiniz.

Yalnızlıktan ağlar mı insan?
Yalnızlıktan ağlıyorum sıklıkla. Hep bir eksik arar ya insan, aradığım için ağlıyorum aslında. En çok da içimdeki birini sevme arzusunu her adama paylaştırdığım için ağlıyorum.

Hiç aşık olmadığımı keşfettim. Aşk diye adlandırdığım şeylerin aslında sahip olma hırsı olduğu gerçeği beni içten içe de üzdü bi hayli.

Kim bilir belki de yalnız ve mutsuz olmayı sevip, bunu kendime itiraf etmekten köşe bucak kaçıyorumdur.

Kış tüm çıplaklığıyla ruhumu elegeçirdi.

Lütfen gökten biraz mutluluk ve heyecan yağabilir mi?

 

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.