Edip Cansever’in Şiiri

Yerçekimli Karanfil’le tanışmıştım Edip Cansever’le.

Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde  
Oysaki seninle güzel olmak var  
Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi  
Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda  
Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.  

Sen karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte  
Sen de bir başkasına  veriyorsun daha güzel  
O başkası yok mu bir yanındakine veriyor  
Derken karanfil elden ele.  

Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle  
Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil  
Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk  
Birleşiyoruz sessizce.

… diyordu büyük üstad.

27 Aralık Salı günü, saat 19’da da Akbank Sanat’ta Edip Cansever’in şiiri hakkında bir söyleşi olacakmış. Fotoğrafçı ve yazar Merih Akoğul, Aralık ayı söyleşisinde, Haydar Ergülen’i konuk ediyor. Haydar Ergülen de bir yaz okulunda Boğaziçi’ndeyken hocam olmuştu. Bu yüzden gidip, dinlemek istiyorum söyleşiyi. Keyifli adamdır Haydar Hoca.

1986 yılında 58 yaşında aramızdan ayrılan Edip Cansever’in şiirlerinde yarattığı atmosfer ve oluşturduğu farklı kişiliklerle; sıkıntıyı ve tek başına olma duygusunu, sessiz bir destansılık üzerinden başarıyla okuyucularına iletebilmesini tartışacaklarmış. Etkinlik ücretsiz, vakti olup dinlemek isteyenler gelsin 🙂

Bir tane daha Edip Cansever şiiri yazarak yazımı bitireyim diyorum:

Başım Dönüyor İkimizden

Çocuklar ekmek yiyorlar gibidir sesin

Ön dişleriyle belli belirsiz

Bir martı kalıyor gibidir hiç olmayandan

Çünkü biz ikimiz de çirkin değiliz

Evet mi hayır mı pek anlamadan.

 

Ne biçim bir sestir şu bizim dalgınlığımız

Bir tayın dişinde ince taflan

Az yaşlı bir kadında göğüs uçlarının

Yanarak sımsıcak bir kedinin ağzından

Dönüp iç çekmesine gece kuşlarının.

 

Sonra biz dağ başlarında apansız kurşunlanan

Süresiz baş dönmesiyiz çok garip adamların

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.