İstanbul Moda Haftası’nın üzerinden 2 hafta geçti. Defileler arasında en çok ses getirenlerden biri şüphesiz Niyazi Erdoğan’ın “Dolmuş” adlı defilesiydi. Karma defilede sergilenen Niyazi Erdoğan koleksiyonunda öne çıkan tasarımları başarıyla taşıyan mankenlerden biri olan Kerem Özşeker’le de Türkiye’de moda ve erkek modası hakkında kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. 🙂

Mankenliğe ne zaman başladın?

• Aslında mankenliğe çok küçük yaşlarda başladım gibi cevaplar vardır ya, klişe. Manken olan herkes küçükken de bir defileye çıkmıştır. Evet, ben de onlardanım. Ama profesyonel anlamda 5 senedir mankenlik yapıyorum diyebilirim.

Hangi ajansa bağlı olarak çalışıyorsun?

• Yaklaşık 4 senedir Gaye Sökmen ajansla çalışıyorum.

 

                             Foto: Ali Biçim

Hangi markaların defilelerine çıkıyorsun?

• Türkiye’de kalite kavramını yakalayabilmiş markalarla çalışmaya gayret ediyorum. Birçok kişinin de bildiği gibi artık bazı konularda ülke olarak söz sahibi olmaya başladık, yine de kreatif düşüncelere her zaman açığım.

Son yıllarda İstanbul’daki artan moda etkinlikleri hakkında ne düşünüyorsun?

• Moda etkinlikleri sürekli artmalı. İlerleyen yıllar için hatta yakın gelecek için düşündüğüm çok sivri şeyler var. Zamanı gelince herkesin haberi olacak zaten.

Geçtiğimiz günlerde yapilan IFW senin açından nasil geçti?

• IFW güzeldi. Defileler de seyretmeye değerdi. Süper out-fitler vardı hatta beğenip üzerinde düşündüğüm. Biraz kitap okudum, biraz müzik dinledim, biraz da fotoğraf çektim, hoştu geçirdiğim zamanlar.

Türk erkek modasını nasıl görüyorsun? Dünyayla kıyaslarsan ne gibi farklılıklar var?

• Türk erkek modası biraz geriden takip ediyor diyelim. Çok başarılı bulduğum modacı arkadaşlarım var, onlar hiç üstlerine alınmasınlar. Sürekli olarak çizmek lazım, bakmak lazım, takipçilik lazım, takip de değil esasında kafayı kırmış olmak gerekiyor birazcık da olsun başarılı olabilmek için.. Düz mantık çok gereksiz. ”Moda oluyor” diye çok büyük dünya markalarının tasarımcıları tarafından belirlenmiş olan o yılın renklerine, kesimlerine, kombinlerine çok inanmadan hareket etmek lazım esasında. Yoksa moda, hiçbir zaman önüne geçemediğiniz güçlü bir sektör. Bir estetisyen der ki: ”Güzellik dünyanın lanetidir”. Acaba bir modacı bu konu hakkında ne düşünür?

Türkiye’de erkek modasını yönlendiren modacilar sence kimler?

• Hussein Chalayan diyebilirim rahatlıkla. Ve Niyazi Erdoğan inanılmaz çıkışlarda, çok beğeniyorum ikisinin de bakış açılarını. Ama yabancı ortaklıklı Türk firmalarında genellikle İtalyan designer’lar çalışıyor. Buna bir çare bulmak lazım, çünkü elimizde bunu sağlayabilecek imkan halihazırda var.

                             Foto: Ali Biçim