Prensesi Uykusundan Uyandırabildik mi?

10 Kasım Çarşamba sabah ilk işimiz annecimle birlikte kalkıp, Fikrimühim ekibinin davetiyle gittiğimiz, Çağan Irmak’ın son filmi olan Prensesin Uykusu‘nu izlemek oldu. Gmall Cinebonus’a gittiğimizde çook sevgili arkadaşlarım Riella, Neslihan, Renan ve Cem’den oluşan Fikrimühim ekibinin sıcak karşılamasıyla kendimizi evimizde gibi hissettik 🙂

Sol tarafıma şöyle bir baktım Atilla Dorsay, sonra kafamı biraz daha çevirdim Çağan Irmak. Herkes orada. Film arasında bi iki sorum olacaktı Çağan Irmak’a ama film arası olmadığı için soramadım. Belki bir ara fırsat bulup sorarım ve buraya da eklerim cevaplarını 🙂

Açıkçası filmi izlemeye gittiğimde nasıl bir şeyle karşılaşacağımı bilmiyordum. Hakkında yazılmış bir şey okumamıştım. Çocuk filmi midir, tarzı nedir bilmiyordum. Afişi görsem bir fikrim olurdu 🙂 Sadece Çağan Irmak’ın filmi olduğunu bilerek gittim. Hatta sadece bunu bilmem bana ön yargısız olmamı, daha da iyisi olumlu bir bakış açısıyla izlememi sağladı.

“Kader değiştirilebilir mi?” sorusuna yanıt arıyordu film, gösterime girmeden önce yine Fikrimühimler tarafından cevap aranmıştı bu soruya. Kimilerine göre kaderimizi değiştirebilir, kimilerine göre değiştirilemez. Fakat kaderin değiştirilip değiştirilemeyeceği ile ilgili en güzel cevap, filmde Aziz tarafından prensese verilecek günlüğe yazılmış olan cevaptı. Sanırım izleyenler filmin en etkileyici bölümlerinden birinin burası olduğu konusunda benimle hemfikir olacaktır.

“Kader değiştirilemez, değiştirilse kader olmaz diyenler var. Olmasın varsın. Hiçbir şeyin değiştirilemeyeceği bir dünyada yaşamak  ne kadar umutsuzca olurdu öyle değil mi? Başına gelmiş kötü bir olay, öyle bir gün gelir  ki olması gerektiği için olmuş ve daha iyi bir şeye neden yaratmıştır. Bilemezsin”

Ben de aynen böyle düşünüyorum. Her kötü olay bir iyi olaya neden oluyor olabilir.

Prensesin Uykusu, Redd grubunun aynı isimli şarkısından esinlenerek çekilmiş ve filmde de Redd grubu fazlasıyla yer alıyor. Yer yer filmin yaratması gereken etkinin önüne geçiyor bence. Redd’in reklamı fazlasıyla yapılmış. “Issız Adam” da Ayla Dikmen’in “Anlamazdın” şarkısı ve filmin soundtrack müzikleri uzunca bir süre ön plana çıkıp, gündemde kalmışken, bu filmde de bunu Redd grubu yapacak gibi görünüyor.

Filmin oyunculuklarına gelince abartısız ve doğaldı. Benim favorim tiyatronun duayenlerinden Genco Erkal’dı. Harikaydı, harikaydı. İzlemeye doyamadım. İkinci favorim ise Neşet rolündeki Alican Yücesoy’du. Daha iyi yerlere gelmeyi hakeden bir oyuncu bence. İleride umarım daha sık karşımıza çıkar.

Başrollerde ise yıllardır dizilerde izlemeye alıştığımız Sevinç Erbulak ve Çağlar Çorumlu vardı. Aziz ve Seçil rollerinde. Gizem’i yani prensesi ise çocuk dizilerinden hatırladığımız Şevval Başpınar oynuyordu. Hacer rolünde Ayşenil Şamlıoğlu, hayalet rolünde ise Işıl Yücesoy vardı.  Yılların tiyatrocuları bir filmde toplanmış desek yeridir bu film için. Fakat Çağan Irmak’ın genelde bütün filmlerinde görmeye alıştığımız bazı oyuncuları bu filmde görmemeyi biraz garipsedim 🙂

Filmin sinopsisini ekleyip yazımı bitireyim.

“Bir kütüphanede memur olarak çalışan Aziz, kendi küçük dünyasında sakin ve huzurlu bir hayat sürdürmektedir. Bir gün, mahalleye yeni açılan kuaförün sahibi Seçil ve 10 yaşındaki kızı Gizem, Aziz’in oturduğu apartmana taşınır. Aziz’in yeni komşularıyla renklenen hayatı, küçük kızın daldığı uzun uykuyla gölgelenir. Gizem’in daldığı uykunun tetiklediği bambaşka olaylarla, sıradan görünen ama aslında rengarenk karakterlere sahip bu insanlar birlik olup, kaderi değiştirmeye çalışırlar.”

Film 19 Kasım’da sinemalarda olacak… Çocuğunuzu alıp gidebilirsiniz bu filme, fakat yer yer gülerken, aniden gözleriniz dolabilir dikkat 🙂

Prensesin Uykusu fragman

Prensesi Uykusundan Uyandırabildik mi?” için bir yorum

Bir cevap yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.