Kaldığım yerden, son hızla devam edeyim nereleri gezip neler yaptığımıza yazabildiğim kadar:)
Kardeşten farklı değiliz Senem ve Yeşim’le. Dile kolay, neredeyse 15 yıldır aynı apartmanda başlayıp aynı sokakta süren bi arkadaşlığımız var. Hafta sonlarımızı, tatillerimizi, bulabildiğimiz boş vakitlerimizi birlikte değerlendiriyoruz. Yukarıdaki fotoğraf Body Worlds sergisinden sonra gittiğimiz Aplus Alışveriş Merkezi’ndeki Nando’s yemeğinden. Gitmeyenler Aralık ortasına kadar devam eden Body Worlds sergisine mutlaka gitsin. Çok etkileyici. Özellikle sigara içenlerin gitmesini tavsiye ederim. Belki soğurlar sigaradan oradaki kadavraların ciğerlerini gördüklerinde. Serginin bir diğer etkileyici bölümü ise ceninlerin olduğu bölüm. Rahatsız olacak misafirler gezmesin diye uyarı da koymuşlar zaten. Ama bi girip görmek lazım.
Sergiyi gezerken benim anlayamadığım ve sinir olduğum tek bir şey vardı. O da insanların bebeklerini falan getirmiş olmalarıydı. Serginin yeni açılmasından dolayı ilgi de fazlaydı. Ama şimdilerde rahat rahat gezilebileceğini düşünüyorum. Antrepo’ya bi’ uğrayın. Hazır ülkemize gelmişken bu farklı sergiyi görün derim ben.
Yaz kış gitmeyi sevdiğim mekanlardan biri de Asmalı’daki Tekel Birası – Kafe Pi. Bir çok yaz akşamını da orada geçirdik. Yemeklerinden özellikle deniz mahsüllü risottosunu çok beğeniyorum. Kesinlikle tavsiye edilir. Servis konusunda sıkıntıları var biraz ama yine de seviyorum. Ve dönüş yolunda uğranması gereken yerlerden birii: Cremeria Milano. Dondurma yemeden olmaz 🙂
Cremeria Milano keyfi w/@melihselcuk
Veee yaz konserleri tabii ki 🙂 Caz Festivali’nden sonra Kuruçeşme Arena… Çook sevdiğim Gülben Ergen konseri ve Ozan Doğulu konseri. Gülben Ergen’in konserine, Gülben Hanım’ın davetlisi olarak gitmiştim ve onun, Mustafa Bey’in, Nilay’ın, Meral’in ve herkesin samimiyeti nedeniyle çok keyifli bi konser oldu. Konserin bir kısmında kardeşime ulaşamadığım için meraktan krize girip, onu aramak için taksiyle nereye gittiğimi bilmemem ama sonunda telefonuna ulaşıp tekrar Kuruçeşme Arena’ya dönmem bir maceraydı. 🙂 İlk defa Gülben Ergen konserine gelmiştim ama bütün şarkılarını ezbere bildiğimi konserde farkettim. Seyircilerle ne kadar sıcak bir iletişimde bulunduğu, fanlarına ne kadar ilgi gösterdiğine de şahit oldum. Bir çok fanıyla ben de tanıştım. O kadar seviliyor ki…Ve herkes o kadar içtendi ki. Çok sevdim.
Ozan Doğulu konserine gelince, ondan ayrı bir post olur. Hayatımda gittiğim en güzel konserdi. En çok eğlendiğim, dans ettiğim, şarkılara eşlik ettiğim… Sıla, Ziynet Sali, Mustafa Ceceli, Sezen Aksu, Ajda Pekkan(!), Kenan Doğulu herkes oradaydı. Ve Ozan Doğulu o kadar sempatik, o kadar sıcak, o kadar pozitifti ki… Gülümseyişine hayran kaldım. Yani aslında bu konsere gidip ona hayran kalmayan yoktur sanırım. Tam bir görsel ve işitsel şölendi. Ozan Doğulu nerde, ben orada bundan sonra 🙂 Konserin benim için en önemli dakikaları Ajda Pekkan’ın sahnede olduğu dakikalardı. Ve ben bir Ajda hayranıyımdır bilen bilir. Kaç kere konserine gitmeye niyetlenmişimdir ama hep son dakikada bir aksilik çıkmıştır. Neyseki bu şekilde de olsa sahnede onu görebilmiş oldum 🙂 Geri dönüş yolu biraz eziyet oldu Yeşim’le ikimiz için ama bu konser için değerdi. Zaten sonra Taksim’e gidince Kızılkayalar’a uğrayıp hamburgerleri yediğimiz zaman gece harika bir şekilde tamamlanmış oldu 🙂
Yine yaz yaz bitiremedim Çeşme, Bozcaada hepsi kaldı. O zaman bir üçüncü post benim yazmamı beklerr 🙂