Paris Moda Haftası ve Fransa’da Türkiye Mevsimi Final Etkinlikleri kapsamında Paris Musée des Arts Décoratifs’te yer alan Dice Kayek’in “İstanbul Contrast” sergisi, şimdi de İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın katkılarıyla İstanbul Modern’de sanatseverlerle buluşuyor.
Dice Kayek imzasının yaratıcıları Ece ve Ayşe Ege’nin “İstanbul Contrast” sergisi, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın katkılarıyla 26 Ağustos Perşembe günü İstanbul Modern’de açıldı.
İstanbul’un barındırdığı görkemli tarihin modern yüzü Dice Kayek tasarımlarında yeniden yorumlanıyor. Dice Kayek, kentte yan yana gelen zıtlıkların yarattığı kültürel değeri 26 farklı tasarımla ortaya koyarken, her giysi İstanbul’un farklı bir yüzünü simgeliyor.
Sergide Dolmabahçe Sarayı Kış Bahçesi’nin büyülü güzelliği, dantellerle bezenmiş bir kıyafette, Galata Köprüsü’nün ferforjeleri ise metal parçalarla işlenmiş bir başka siluette karşımıza çıkıyor. “Kubbe”, “Kumru”, “Lokum”, “Galata”, “Topkapı”, “Lale”, “Kaftan”, “İstanbul Modern” ve “Boğaziçi” bu özel giysilerden sadece birkaçı.
Yerebatan Sarnıcı ve İstanbul Contrast
Sergi, tasarımcı Arik Levy’nin Dice Kayek için özel olarak tasarladığı “LogForest” enstalasyonu ve ses kompozitörü Leon Milo ile birlikte gerçekleştirdiği ses efektleri ile de dikkat çekiyor. Dice Kayek’in tasarımları, Levy ve Milo’nun yorumuyla, Yerebatan Sarnıcı’nı yaşatan sesler, gölgeler ve sütunlar eşliğinde sanat ve modaseverlerin karşısına çıkıyor.
Elif Şafak’ın sözcükleriyle zenginleşen İstanbul Contrast
“İstanbul Contrast” için hazırlanan katalogda sergide yer alan her bir temayı kısa metinlerle anlatan Elif Şafak, sergi alanını gezen ziyaretçilerin, özellikle de İstanbul’u tanımayan yabancı ziyaretçilerin hayal güçlerini besliyor. Şafak, sergi girişinde ziyaretçileri karşılayan yazısında, “çelişkiler yumağı” olarak nitelendirdiği yedi tepeli şehri şöyle anlatıyor: “Renkleri, sokakları, insanları ve beklenmedik sentezleriyle İstanbul, sanat ve sanatçılar için sonsuz bir ilham kaynağıdır. Çelişkiler yumağıdır. Osmanlı’dan bu yana isabetle adlandırıldığı üzre, Şehr-i şehri İstanbul’dur o; bir dişi şehir, bir dişi muammadır. Dice Kayek sergisi bu şehrin ruhunu, kadınsılığını, karmaşasını ve sonsuz yaratıcılığını gözler önüne seriyor.”
merhaba böyle güzel konular açıp insanlara faydalı bir iş yaptığınız için çok teşekkür ederim!