Bu hafta sonunu memleketimde geçirdim. Edirne’deydim yani. Yoğun bir haftayı geride bırakıp, biraz dinlendim. Ruhum da dinlendi. İyi geldi babaannemle, dedemle vakit geçirmek… Tabii halamı, teyzemi, kuzenlerimi ve Melos’umu da unutmamak lazım.
Peki ne yaptım Edirne’de? Bol bol yedim her zamanki gibi. Benim bu yeme işine bir dur demem lazım. Kilolar aldı başını gidiyor. Babaannem sağolsun günde 5 öğün yemek yedirerek çatlamama neden oluyor. Zira teyzem de öyle, iki dakika içinde pırasa böreği yaptı, Alev ablam da menüye kısır ve alman pastasıyla katkıda bulundu. Sıcacık böreklerin karşısında dayanamayarak 3 dilim yedim afiyetle 🙂 Sonra ver elini çarşı, Melos’la buluşup nehirleri ve köprüleri geçerek Protokol’e gidip kız kıza dedikodu yaptık. Akşam ise bir saatliğine de olsa Arfri’cimle Bar Fly’a gittik. Nedense her geldiğimizde bi gidiyoruz. Ama çalan grup hiç mi kendini geliştirmez Allah’ım? Gittikçe geriye gidiyorlar. Bir de solist saçlarını kestirip, gözlük takarak imaj değiştirmiş. Ama hiiçç yakışmamış. Sürekli cover şarkılar çalmaya çalışıyorlar. Kendileri cover’lamışlar ama olmamış. Şairin Elinde, Zalim beceremedikleri şarkılar…
Bugün de akşam derbi olduğu için 2 otobüsüne bindin Arif’le, son dakikada ben de onlarla Ali Sami Yen’e gitmeye karar verdim. Değişiklik olsun diye. Aslında benim gibi bir Fenerbahçeli’nin orada ne işi var değil mi? Neyse ki aksilikler oldu, izdiham vardı da giremedim. Oradan bindim metroya gittim tünele. Vadi’yle maçı izledik, ben keyiflendim. Hem de çook 🙂 Farklı bir sonuç beklemiyordum, beklediğim oldu. Akıllı oynadık maçı kazandık. Deniz Barış’ın oynamamasına çok sevindim. Eğer o oynasaydı böyle bitmeyebilirdi. Lugano’cum yine çok güzel bir maç çıkardı sağolsun. Ve Volkan kalede iyiydi yine, hele bir top çıkardı ki, harikaydı! Maç sonrası Ara Cafe’de kahvemizi içip, eve doğru yola çıktım.
Tek başına boynumda Fenerbahçe atkısı, yağmur altında İstiklal’de yürürken galatasaraylıların yüzüne bakmak eğlenceliydi. Gülümseyerek eve döndüm, şarkılar söyleyerek…
Şimdi ver elini yeni hafta…
Deniz Barış oynasa daha farklı biterdi Ece, çünkü biliyorsun ki bizim iyi oyuncularımız değil, en kötü oyuncularımız Gs'ye gol atar. Hatta bilir misin, bilmiyorum ama orta okul yıllarımızda bir Nuri vardı, bu yaşıyla oynasa gol atabilirdi…